Fintek ekosistemine ve Param’a ilişkin merak ettiklerinizi Param'la Fintek Ekosistemi'nden takip edebilirsiniz.
Fintek Ekosisteminde Yeni Ne Var?
Finans dünyasının en prestijli etkinliklerinden biri olan Money20/20 Europe, 3-5 Haziran 2025 tarihleri arasında Amsterdam RAI’da düzenlenecek etkinliğin merakla beklenen gündemini açıkladı. Bu yıl dört ana içerik teması etrafında şekillenen etkinlikte 200'den fazla sektör temsilcisi konuşmacı olarak yer alacak. Konuşmacılar, Money20/20'nin Na.I.ture Sahnesi, MoneyPot, Zirve Sahnesi, Brifing Sahnesi, Kayıt Dışı Sahne ve Horizon Sahnesi dahil olmak üzere altı farklı sahnede bilgi paylaşımında bulunacak. Katılımcılar, altı farklı sahnede gerçekleşecek oturumlarla yapay zeka, dijital kimlik, yeni regülasyonlar ve finansın geleceği gibi başlıklarda derinlemesine tartışmalara katılabilecek. Money20/20’nin Strateji ve Büyümeden Sorumlu Üst Yöneticisi Scarlett Sieber, yapmış olduğu açıklamada 2025 ajandasının finansal hizmetlerde dönüşüm yaratacak fikirleri ve iş birliklerini teşvik etmeyi amaçladığını belirtti. Etkinliğin dört ana başlığı “Embedded Intelligence”, “Digital DNA”, “Governance 2.0” ve “Beyond Fintech” olarak açıklandı.
2024 yılında ABD fintek sektöründe yatırım ve işlem hacmi keskin bir düşüş yaşarken, Kaliforniya eyaleti sektördeki liderliğini pekiştirdi. ABD genelinde fintek anlaşmaları yıllık bazda %63 azalarak 1.506'ya gerilerken, toplam yatırım tutarı da %47 düşüşle 18,4 milyar dolara indi. Bu düşüşte ekonomik belirsizlik ve artan faiz oranlarının etkili olduğu görülüyor. Kaliforniya eyaleti, toplam işlemlerin %31’ini oluşturan 764 anlaşmayla liderliğini sürdürdü. New York eyaleti 451 işlemle (%18 pay) ikinci sırada yer aldı. Florida ise 146 işlemle (%6 pay) üçüncü en aktif eyalet olarak öne çıktı.
Juniper Research tarafından yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, sanal kartlarla yapılan ödeme işlemlerinin 2029 yılına kadar %235 artarak 17,4 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakam, 2025'te öngörülen 5,2 trilyon dolarlık işlem hacminden önemli bir sıçramaya işaret ederken, 2021-2025 arasındaki %175'lik büyümeyi de geride bırakıyor. Araştırma sonuçlarına göre büyümenin en büyük itici gücünü hem B2B hem de bireysel pazarlarda hızla gelişen abonelik ekonomisi oluşturuyor. Sanal kartlar, gerçek zamanlı ödeme takibi, harcama limitleri ve her abonelik ya da firmaya özel kart atama gibi avantajlarıyla özellikle yüksek tutarlı ve tekrarlayan B2B işlemlerde şirketlerin ödeme süreçlerini otomatikleştirip finansal kontrolü korumasını sağlıyor. Araştırma, gelişmekte olan pazarlardaki tüketicilerin, uluslararası dijital abonelik hizmetlerine erişim için pratik ödeme yöntemlerine yöneldiğini ortaya koyarken, sanal kart sağlayıcılarının yerel telekom şirketleriyle iş birliği yaparak bu talebi karşılayabilecek konumda olduğunu vurguluyor. Juniper Research'ten Lorien Carter, konuya ilişkin yapmış olduğu açıklamada finansal olarak dışlanmış tüketicileri uluslararası dijital abonelik pazarına bağlamak için yerel telekom şirketleriyle iş birliği yapmanın çok önemli olduğunu belirtti.
Birleşik Krallık Hükümeti, ödeme sistemlerini denetleyen Payment Systems Regulator’ı (PSR) kaldırma planlarını resmen açıkladı. Hükümet, bu adımla regülasyon yükünü azaltarak ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi hedefliyor. PSR’nin görev ve yetkileri, ağırlıklı olarak Finansal Davranış Otoritesi’ne (FCA) devredilecek. PSR, yasa çıkarılana dek yasal yetkilerini kullanmaya devam edecek. İngiltere Maliye Bakanı Rachel Reeves, mevcut regülasyon sisteminin inovasyonu engelleyecek kadar karmaşık hale geldiğini belirterek işletmeleri bu yükten kurtarmayı amaçladıklarını söyledi. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise önceki hükümetin regülatörlerin arkasına saklanarak büyümeyi engellediğini savundu. Sektör temsilcilerinden The Payments Association kararı memnuniyetle karşılarken, PSR’nin özellikle dolandırıcılık konusunda sektörün uyarılarını dikkate almaması eleştirildi; ancak bazı uzmanlar, PSR’nin zaten FCA ile entegre çalıştığını belirterek değişikliğin esasen bir “isim değişikliği” olduğunu öne sürdü. Bu karar, hükümetin büyümeyi engellediği düşünülen düzenleyici kurumları yeniden yapılandırma adımlarının son halkası oldu.
SoSafe'in raporuna göre, 2024 yılında küresel olarak güvenlik profesyonellerinin %87'si yapay zeka destekli siber saldırılarla karşılaştı. Önümüzdeki üç yılda yapay zeka kaynaklı tehditlerde önemli bir artış bekleyenlerin oranı %91'e ulaşırken, bu saldırıları tespit edebilme konusunda yüksek güven duyanların oranı sadece %26'da kaldı. Yapay zekadaki gelişmeler, e-posta, metin, sosyal medya ve diğer platformlar aracılığıyla çok kanallı siber saldırıları mümkün kılıyor ve son iki yılda bu tür saldırılarda belirgin bir artış olduğu belirtiliyor. Kuruluşların kendi yapay zeka çözümleriyle ilişkili riskleri yönetmek için tam olarak kontroller uygulamadığı ve yapay zekanın saldırıların kaynaklarını ve niyetlerini gizlemek için kullanıldığı tespit edildi. SoSafe yetkilileri, yapay zekanın siber saldırıların sofistike ve kişiselleştirme düzeyini artırdığını ve kuruluşların bu saldırıları tespit etme ve bunlara tepki verme yeteneklerine güvenmediklerini belirtiyor. Yapay zeka destekli güvenliğin, onu kullanan insanlar kadar güçlü olduğu ve siber güvenlik farkındalığının kritik öneme sahip olduğu vurgulanıyor.
Avrupa Merkez Bankası Baş Ekonomisti Philip Lane, Avrupa'nın sabit koinler gibi yeni para türlerinin tehditlerine karşı korunmak ve artan siyasi gerilimler nedeniyle ABD ödeme şirketlerine olan bağımlılığı azaltmak için dijital bir paraya ihtiyacı olduğunu belirtti. Avrupalı milletvekilleri, yıllarca süren hazırlık çalışmalarının ardından, yıl sonuna kadar Dijital Euro'nun piyasaya sürülmesine devam edip etmeme konusunda nihai bir karar vermeye hazırlanıyor. Lane, artan jeopolitik etkiler ve rekabet halindeki yargı bölgelerinin yabancı para güçlerinden bağımsızlıklarını savunma çabalarıyla, küresel olarak çok kutuplu bir para sistemine doğru bir kaymaya tanık olunduğunu belirtti. Lane, ayrıca sabit koinlerin %99'unun ABD dolarına bağlı olduğunu ve bunların, Avrupa'nın kendi yargı alanındaki hesap birimini kontrol etme yeteneğini tehlikeye atarak "dijital dolarlaşmaya" yol açabileceğini ifade etti. Lane, Dijital Euro'nun bu risklere karşı koymak ve Euro bölgesinin finansal geleceği üzerindeki kontrolünü sürdürmesini sağlamak için umut verici bir çözüm olduğunu savundu.
Uluslararası Hukuk Firması Charles Russell Speechlys'in 4.000 kişiyle yaptığı bir araştırmaya göre, Z kuşağı lüks harcamalardan ziyade uzun vadeli finansal güvenliği önceliklendirerek güçlü bir finansal planlama taahhüdü gösteriyor. Şöyle ki genç yetişkinlerin %43’ü miras veya maddi destek aldığında bunu birikim için kullanmayı tercih ederken, %33’ü doğrudan konut satın almayı, %32’si ise ev peşinatı olarak değerlendirmeyi planlıyor. Genç yetişkinlerin %22’si bu desteği büyük bir alışveriş için kullanacağını belirtirken, seyahat için harcayacakların oranı %20’de kaldı. Araştırma ayrıca Z kuşağının miras ve servet planlaması üzerine konuşmaya daha açık olduğunu gösteriyor. Yatırım konusunda da temkinli davranan Z kuşağının %23’ü profesyonel danışmanlardan yardım alırken, yalnızca %6’sı hiçbir finansal tavsiye almadığını belirtti. Öte yandan Z kuşağı yardım kuruluşlarına bağış yapmayı önemli bulsa da, %54’ü maddi güvenliğini önceleyerek birikimi tercih ediyor.
Start Up Loans tarafından paylaşılan verilere göre, Covid-19 salgınının başlamasından bu yana geçen beş yılda, Birleşik Krallık’ta girişimcilik finansmanına olan ilgi önemli ölçüde arttı. Nitekim British Business Bank bünyesindeki program, pandemi sonrası dönemde ilk kez verilen kredi sayısında önceki beş yıla göre %21 artış kaydederken, toplam kredi tutarı da 176 milyon sterlin yükseldi. Ortalama kredi miktarı %19 artışla 2.143 sterlin yükseldi. 2020’de 8.652 işletme Start Up Loans desteği alırken, takip eden yıl bu sayı %31 artışla 11.322’ye ulaştı ve o tarihten bu yana pandemi öncesi seviyelerin üzerinde kaldı. Programdan en fazla yararlanan yaş grubu %56 ile 31-49 yaş arası girişimciler olurken, 18-25 yaş arası gençler %10,55 ve 50 yaş üzeri girişimciler %12,22 oranında pay aldı.
Param’dan Haberler
Param Mobil uygulaması üzerinden Findeks Risk Raporu’nu satın alınabilir bir ürün haline getirerek, kullanıcıların diledikleri zaman ve sıklıkla Findeks Risk Raporu satın almasına imkan tanıyan ilk e-para kuruluşu olduk. Bu geliştirmeyle birlikte, Param Mobil kullanıcıları kredi notlarını, bankalardaki kredili ürünlerinin limit ve borç bilgilerini, kredili ürün sayılarını, geçmiş ödeme performanslarını ve güncel durumlarını tek bir ekrandan takip edebiliyor. Ayrıca, kredi notu sorgulama özelliği sayesinde bankalardaki kredi, kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarının detaylarını anlık olarak görüntüleyip, Türkiye ortalamasıyla karşılaştırma yapabiliyor.
Param Grup CSO & Finrota Genel Müdürümüz İlknur Uzunoglu ve Param Grup CRO & Kredim Genel Müdürümüz Dr. Semra Demircioğlu, Fintechtime dergisinin Mart sayısına konuk olarak fintek ekosistemini ve kadınların sektördeki rolünü değerlendirdi. 2024'ün Finrota için büyüme ve gelişmenin hız kesmediği, başarılarını sürdüğü bir yıl olduğunu belirten Uzunoğlu, "2025 yılı için hedeflerimiz ise çok net. Hizmetlerimizi daha geniş kitlelere ulaştırmak, iş ortaklarımızın sayısını artırmak ve sektördeki konumumuzu daha da ileriye taşımak için durmaksızın çalışmaya devam edeceğiz" dedi. Uzunoğlu, "Kadın liderler fintek sektörüne nasıl bir vizyon katıyor? Sizce farklı bakış açıları sektörde nasıl bir değişim yaratıyor?" sorusunu özetle şu sözlerle yanıtladı: "Fintek sektörü, sadece teknoloji ve finansı birleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda insan odaklı yenilikleri de teşvik ediyor. Kadın liderler bu tablonun önemli bir parçası olarak, farklı bakış açıları, empati ve detay odaklı yaklaşımlarıyla sektöre önemli katkılar sağlıyor. Geniş bir yelpazede kullanıcı ihtiyaçlarını anlamak, ürün ve hizmetleri daha erişilebilir ve kullanıcı dostu hale getirmek, kadın liderlerin sıkça öne çıkardığı güçlü yanlardan biri. Bu yaklaşım, hem kurumsal yapıya hem de geliştirilen çözümlere daha bütüncül ve kapsayıcı bir vizyon kazandırıyor. Ayrıca, kadınların fintekte daha görünür olması, sektörde çeşitliliği güçlendirerek yaratıcı düşünceyi ve yenilikçi projelerin hızlanmasını sağlıyor..." İlknur Uzunoğlu'nın röportajının tamamına buradan ulaşabilirsiniz. Demircioğlu ise 2024'ün Kredim için yoğun ve hedeflerin üstüne çıktıkları oldukça başarılı geçen bir yıl olduğunu vurgulayarak, "‘Şimdi Al, Sonra Öde (BNPL)’ modelini Türkiye’ye taşıyan ilk marka olarak, kullanıcıların finansmana erişimini ve kullanımını kolaylaştırmaya odaklandık. Bu doğrultuda 2024 yılında da yenilikçi çözümler geliştirerek müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarmayı hedefledik" dedi. Demircioğlu, "Kadınların fintek alanında daha görünür olması için neler yapılabilir? Genç kadınlara hangi tavsiyeleri verirsiniz?" sorusunu özetle şöyle cevapladı "Kadınların fintek ekosisteminde daha görünür olması için hem kamu hem de özel sektör düzeyinde kapsamlı yaklaşımlara ihtiyaç var. Son dönemde birçok fintek şirketi kadınların yarattığı katma değerin farkında ve organizasyon yapısını buna göre şekillendiriyor; ancak bu konuda gidilecek uzun bir yol olduğunu da unutmamak gerekir. Finansal hizmetlerde çalışan kadınların oranı halen istenen seviyede değil. Fintek ekosistemine daha fazla kadın yetiştirmek ve bu alana kazandırmak için eğitim ve gelişim fırsatlarını artırmak oldukça önemli diye düşünüyorum. Kadınların fintek alanında uzmanlaşmasını destekleyecek ücretsiz veya avantajlı eğitim programları, temel finansal okuryazarlıktan ileri teknik becerilere kadar uzanan geniş bir yelpazede sunulmalı...." Demircioğlu'nun röportajının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Param Grup CRO & Kredim Genel Müdürü Dr. Semra Demircioğlu ve Param Grup CCSO'muz Gamze Koçer Yörük, Inc. Türkiye Mart-Nisan sayısında, fintek sektöründe kadınların rolü ve önemine dair değerlendirmelerde bulundu. Her iki yöneticimiz de, kadınların sektördeki varlığının önemini vurgulayarak, eşitlikçi politikaların ve fırsatların gerekliliğine dikkati çekti.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında Param Women Talks etkinliğinde bir araya geldik. Param Grup CHRO'muz Aslı Barış'ın moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte, Param Grup CRO & Kredim Genel Müdürümüz Dr. Semra Demircioğlu ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcımız İrem Özdemir, kendi liderlik yolculuklarını ve fintek sektöründeki kadınların önemini içtenlikle paylaştı. Paramlıların ilgiyle takip ettiği etkinlik, keyifli bir sohbet ortamında gerçekleşti.
Param'ın güçlü kadın liderleriyle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne özel bir video hazırladık. Kadın liderlerimiz, bu anlamlı günde fintek sektörü ve iş dünyasında kadınların gücünü vurguladı.
Param Akademi
Kredi raporu, senin finansal kimliğini özetleyen bir belgedir. Bankaların ve finans kuruluşlarının senin kredi başvurularını değerlendirirken baktığı temel referans noktasıdır. Bu raporda, geçmiş finansal davranışlarının dökümü bulunur: ödemelerini zamanında yapıp yapmadığın, borç yükün ve yeni kredi başvuruların gibi detaylar bulunur. "Kredi Raporu Okuma ve Anlama Rehberi" başlıklı yazımızın tamamını buradan okuyabilirsin.
Ayın İlham Veren Aforizması
Temelde iki tür insan vardır. Bir şeyler başaran insanlar ve bir şeyler başardığını iddia eden insanlar. İlk grup daha az kalabalıktır.
