İngiltere'nin Finansal Yönetim Otoritesi (FCA), kart sağlayıcılarına temassız ödeme limitleri konusunda daha fazla esneklik tanıyabilecek öneriler hakkında bir istişare süreci başlattı. İstişare süreci 15 Ekim 2025'e kadar devam edecek. Bu tarihten sonra FCA, öneriler hakkında nihai bir karar vermeden önce gelen geri dönüşleri değerlendirecek. Öneriler kapsamında, bireysel kart ihraççıları standart bir üst limite bağlı kalmak yerine, kendi müşterileri için doğru limiti belirleyebilecek. FCA, birçok banka ve kart sağlayıcısının zaten kişisel temassız limitlerini ayarlama veya bu işlevi tamamen devre dışı bırakma seçenekleri sunduğunu ve firmaları bu seviyede seçim sunmaya devam etmeye teşvik ettiğini belirtti. FCA Ödemeler ve Dijital Finans Yönetici Direktörü David Geale, konuya ilişkin yapmış olduğu açıklamada, "Daha akıllı ödeme teknolojileri ve daha sağlam dolandırıcılık kontrolleri görüyoruz, bu nedenle firmaların temassız ödemeleri müşterilerinin ihtiyaçlarına göre uyarlamasına ve inovasyonu teşvik etmesine izin vermenin tam zamanı" dedi. FCA, temassız kart işlemlerinin diğer kart ödemeleriyle aynı tüketici korumalarını taşıdığını ve firmaların hırsızlık veya kayıp gibi yetkisiz durumları tazmin etmekle yükümlü olduğunu vurguladı.
Worldpay’nin yeni araştırmasına göre Birleşik Krallık’ta küçük ve orta ölçekli işletme (KOBİ) sahiplerinin %53’ü artık yapay zeka araçlarından pratik iş tavsiyesi ve problem çözümü için yararlanıyor. Özellikle 25–34 yaş arası girişimcilerde bu oran %60’a çıkıyor. İnternet arama motorları halen popüler (%47), sosyal medya platformları ise önemli bir kaynak haline gelmiş durumda görünüyor. Şöyle ki işletme sahiplerinin %51’i YouTube, %41’i LinkedIn, %37’si Facebook veya Instagram üzerinden tavsiye arıyor. Genç girişimciler arasında ise TikTok öne çıkıyor; genel KOBİ sahiplerinin %31’i platformu kullanırken, 18–24 yaş arası grupta bu oran %60’a ulaşıyor. Buna rağmen KOBİ sahiplerinin %93’ü, işlerini yürüten teknoloji iş ortaklarına ve aynı oranda aile ve arkadaşlarına güvenmeye devam ediyor.
LexisNexis Risk Solutions ile Singapore FinTech Association’ın yayımladığı whitepaper, APAC’te gerçek zamanlı, düşük maliyetli ve sürtünmesiz sınır ötesi ödemelere geçiş için engelleri ve iş birliğine dayalı yol haritasını ortaya koyuyor; 50’yi aşkın ülkenin farklı düzenlemeleri, veri standartları ve ödeme altyapıları parçalı bir yapı yaratarak maliyetleri artırıyor, uyuşmazlık çözümünü zorlaştırıyor ve inovasyonu yavaşlatıyor. Bankalar güven/uyum omurgasını sağlarken, fintekler operasyonel inovasyonu hızlandırıyor; hükümetler birlikte çalışabilirliği destekliyor. ISO 20022 yaygınlaşırken, tam standardizasyonun mümkün olmadığı yerlerde gerçek zamanlı çeviri/doğrulama mekanizmaları kullanılıyor. Yuvarlak masa katılımcılarının %31’i değişen düzenlemelere uyumu başlıca engel olarak belirtirken, dolandırıcılık, işlem başarı oranları, kullanıcı deneyimi ve yüksek maliyetler de öne çıkıyor; girişte tutarlı veri/doğrulama kontrolleri ve dijital-öncelikli süreçler (erken API doğrulaması dahil) başarısızlık ve maliyeti azaltıyor. Eğilimler arasında havale maliyetlerinin BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleriyle uyumlu düşürülmesi, uyumun sadeleşmesi, gerçek zamanlı kabiliyetlerin genişlemesi, dijital varlıklar ve bütünleşik finans yer alırken; BIS’in Project Nexus girişimi ve Singapur’daki Nexus Global Payments, ağlar arası birlikte çalışabilirliğe standart bir erişim noktasıyla ivme kazandırıyor; artan gerçek zamanlı ödemelerdeki APP dolandırıcılığı riskine karşı MFA, gerçek zamanlı izleme, tüketici eğitimi ve sektörler arası tehdit istihbaratı paylaşımı öneriliyor.
Param'dan Not: Embedded finance, bu raporda ana çözümün bir parçası yani “sürtünmesiz” sınır ötesi ödemeye giden yolda, gerçek zamanlılık ve standardizasyonla birlikte ilerleyen tamamlayıcı bir trend olarak yer alıyor. Özetle bütünleşik finans raporda “geleceği şekillendiren eğilimlerden biri” olarak geçiyor. Bütünleşik finansın, teknoloji ve regülasyonlar ilerledikçe finansal ortamı önemli ölçüde değiştireceği öngörülüyor. Param'ı, üreticiden tüketiciye kadar uçtan uca bütünleşik finans hizmetleri sunan finansın teknolojiye dokunduğu her noktada değerli çözümler üreten bir fintek şirketi olarak tanımlıyoruz. Bütünleşik finans anlayışımız; sipariş sistemlerinden stok yönetimine, mağaza içi operasyonlardan online satışlara kadar tüm süreçlerin birbiriyle entegre olduğu ve ödeme çözümlerinin de dahil edildiği kapsamlı bir yapı oluşturuyor.
Birleşik Krallık’ta finansal danışmanlık platformu Unbiased’ın yeni araştırması, tüketicilerin rutin finansal görevlerde yapay zekanın (AI) rolünü kabul ettiğini; ancak danışmanlıkta insanla çalışmayı beklediğini ortaya koyuyor. Finansal danışmanlık arayan 800 Birleşik Krallık yetişkininin katıldığı ankette, güven ve kişisel ilişki bu tercihin ana gerekçeleri olarak öne çıktı. Katılımcıların %40’ı yatırımlarını yalnızca insan bir danışmana emanet edeceğini belirtirken, sadece %6’sı tamamen AI tabanlı bir platforma güveneceğini söyledi. %34’lük bir kesim ise insan bir danışmanın AI araçları kullanmasına sıcak bakıyor. Nitekim bu durum teknolojinin profesyonel uzmanlığı ikame etmek yerine desteklediği hibrit modele açık bir tutuma işaret ediyor. Karmaşık finansal kararlarda “biriyle konuşabilme” ve “yüz yüze görüşme” imkanı sıklıkla güvence kaynağı olarak vurgulandı. Araştırma ayrıca belirgin bir güven açığına işaret ediyor: Katılımcıların %25’i insan denetimi eksikliğini ana endişe olarak sıralarken, %23’ü hatalı/yanlış tavsiye riskinden, %19’u ise veri mahremiyeti ve güvenliğinden endişe duyuyor. Buna karşın, AI’nın destekleyici rolüne dair kabul yüksek: Katılımcılar danışman eşleştirme (%23), genel finans sorularını yanıtlama (%21) ve finansal özet üretimi (%18) gibi görevlerde AI kullanımına daha açık. Araştırma sonuçlarında en sık belirtilen faydalar daha düşük maliyet (%24), daha hızlı destek (%21) ve 7/24 erişilebilirlik (%18) oldu.
2025'in ilk yarısında Latin Amerika Fintek sektörü, bir önceki yıla kıyasla hem fonlama hem de anlaşma faaliyetlerinde kayda değer bir düşüş yaşadı. Sektör, 2024'ün ilk yarısında tamamlanan 100 anlaşmaya göre %17'lik bir düşüşle 83 fonlama turu kaydetti. Fintek şirketleri 2025'in ilk altı ayında 750 milyon dolar fon topladı; bu rakam, 2024'ün ilk yarısında toplanan 1,2 milyar dolara göre %36'lık bir düşüşü gösteriyor. 2024'ün ikinci yarısıyla karşılaştırıldığında ise fonlama %38 oranında keskin bir düşüş gösterirken, anlaşma faaliyeti bu dönemde tamamlanan 71 işlemden %17'lik bir artış kaydetti. Anlaşma akışındaki bu mütevazı toparlanmaya rağmen fonlamadaki bu daralma, Latin Amerika Fintek sektörü için daha temkinli bir yatırım ortamına işaret ediyor ve sermaye girişlerinin sıkılaşmaya devam ettiğini gösteriyor. Brezilya, 2025'in ilk yarısında 35 anlaşma (%42 pay) ile Latin Amerika'nın en aktif Fintek pazarı olmaya devam etti; ancak bu rakam, 2024'ün ilk yarısında kaydedilen 44 anlaşmaya göre %20'lik bir düşüşü temsil ediyor. Meksika, geçen yılın aynı dönemindeki 16 anlaşmaya göre %13'lük bir artışla 18 anlaşma (%22 pay) ile ikinci sırada yer aldı. Şili ise dokuz anlaşma (%11 pay) ile üçüncü sıraya yerleşerek, 2024'ün ilk yarısında 14 anlaşma (%14 pay) tamamlamış olan Kolombiya'nın yerini aldı.
Wealthify, insanların emeklilik terimlerini ne kadar iyi anladığını, bunun emeklilik planlamalarını nasıl etkilediğini ve insanların okullarda ve erken yetişkinlik döneminde emeklilik eğitimi verilmesi hakkında ne düşündüğünü ortaya çıkarmak için Birleşik Krallık genelinde çalışma çağındaki 1.000 emeklilik sigortası sahibiyle bir anket yaptı. Bulgular, her beş emeklilik sigortası sahibinden neredeyse birinin (%18) tek bir emeklilik terimini bile anlamadığını itiraf etmesiyle, endişe verici bir bilgi eksikliğine işaret ediyor. En çok bilinen ifade olan “emeklilik birikimi” (pension pot) bile insanların yarısından azı (%44) tarafından anlaşılıyor. Bunu %27 ile “maaş feragat planı” (salary sacrifice), %25 ile “anüite” (annuity) ve %24 ile “emeklilik gösterge panelleri” (pensions dashboard) takip ediyor. Listenin en altında ise “BSP” (%2), “AE” (%3), “MPAA” (%3) ve “VfM” (%3) gibi kısaltmaların yanı sıra “birikimden çekim” (decumulation) (%4) ve “kristalize edilmiş/kullanıma açılmış” (crystallised) (%6) gibi terimler yer alıyor. Araştırma, emeklilik sigortası sahiplerinin ortalama olarak, tam kelime terimlerin sadece %17'sini ve kısaltmaların ise sadece %6'sını anladığını ortaya koydu. Arama verileri, her ay binlerce insanın cevaplar için Google'a başvurduğunu gösteriyor. “ÇSY” (Çevresel, Sosyal, Yönetişim anlamına gelen ESG), ayda 15.000 arama ile Google'da en çok aranan emeklilikle ilgili terim olmasına rağmen, ankete katılanların sadece %7'si ne anlama geldiğini bildiğini söylüyor. “Anüite” ayda 3.100 kez aranıyor ancak sadece dört kişiden biri (%25) tarafından anlaşılıyor; “volatilite” (oynaklık) ise ayda 2.400 arama almasına rağmen sadece %15 tarafından anlaşılıyor. Son yıllarda manşetlerde sıkça yer almasına rağmen, altı kişiden azı (%15) “üçlü kilit” (triple lock) teriminin ne anlama geldiğini anlıyor. Sadece %24'ü yakında çıkacak olan “emeklilik gösterge panellerinin” ne olduğunu biliyor ve sadece %6'sı, iş yeri emeklilik planlarını birleştirmeye yönelik son tekliflerde anahtar bir terim olan “mega fon”u (megafund) tanıyor.
Raisin’in Summer Savings Series kapsamında yayımladığı son araştırma, yapay zekaya (AI) güvenin arttığını ve özellikle yüksek gelirli hanelerin bu dönüşümde öncü olduğunu gösteriyor. Yıllık geliri 150.000 doların üzerinde olan hanelerin %29’u finansal kararlarında AI’dan yararlanıyor. Bu oran, 75.000 doların altında kazananlarda ise %14,3 olarak saptandı. Araştırma sonuçlarına göre kuşaklar arasında da belirgin farklar var. Şöyle ki Z kuşağının %35’i ve Y kuşağının %30’u AI kullanırken, bu oran X kuşağında %18, Baby Boomer kuşağında ise sadece %6. Erkeklerin %23,6’sı para yönetiminde AI’dan yararlanırken, kadınlarda bu oran %16,8 olarak görünüyor. Öte yandan söz konusu araştırmaya göre Amerikalıların %34’ü bankaların kişisel hedeflere uygun tasarruf planları oluşturması durumunda daha çok biriktireceğini, aynı oranda kişi ise hesap türlerine dair daha net yönlendirme ile tasarruf yapabileceğini belirtti. Bu bulgular, Raisin’in yaz başında yayımladığı Psychology of Savings raporunu da destekliyor. Nitekim katılımcıların %73’ü daha iyi faiz oranlarına ulaşmanın daha kolay olmasını isterken, %40’ı hesap değiştirme veya yeni hesap açmayı zahmetli bulduğunu söylemişti.
Centre for Finance, Innovation and Technology (CFIT) tarafından yayımlanan yeni araştırmaya göre, İngiltere’deki küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) %85’i Dijital Şirket Kimliği (Digital Company ID) hizmeti için ödeme yapmaya istekli. Araştırma, 250’den az çalışanı olan 1.000 işletme yöneticisiyle yapıldı. Büyük ölçekli işletmelerin bu hizmete ödeme konusunda daha istekli olduğu görülürken, katılımcılar dolandırıcılık tespitinin geliştirilmesi, düzenleyici uyumun basitleştirilmesi ve hesap açılışının kolaylaştırılmasını en önemli faydalar olarak sıraladı. Katılımcıların yarısı Dijital Şirket Kimliği’nin ödemeleri daha güvenli hale getireceğini ve ödeme dolandırıcılıklarını önleyeceğini, %60’a yakını ise şirket hesaplarının sunumu, vergi beyannamesi veya lisans başvuruları gibi işlemlerde süreyi kısaltacağını belirtti. Katılımcıların %65’i ise banka hesabı açarken maliyet tasarrufu sağlayacağını düşündü. İngiltere’deki dijital kimlik sağlayıcıları için büyüyen pazar, halihazırda 250’den fazla şirketi, 10.000’den fazla çalışanı ve yıllık 2 milyar sterlini aşan geliri kapsıyor. CFIT’in yaptırdığı ek analiz, KOBİ’lerin yanı sıra muhasebeciler, bankalar, kamu kurumları, yerel yönetimler ve ödeme hizmet sağlayıcılarının da hedef pazara dahil olduğunu ortaya koydu.
Visa’nın 14 pazarda 560 Z kuşağı tüketiciyle yaptığı araştırmaya göre, Singapur’da Z kuşağının neredeyse yarısı (%47) finansal bağımsızlık ve güvenliği başlıca yaşam hedefi görüyor. Bu grup bilinçli harcama ve gider takibiyle finanslarını yönetmeye odaklanırken, %34’ü fırsat buldukça birikim yapıyor, yaklaşık %40’ı evlilik, konut alımı gibi dönüm noktaları için tasarrufu önemsiyor. Buna karşın yalnızca %36’sı finans yönetiminde kendine güveniyor. Z kuşağının %54’ü artan yaşam maliyetlerinden, %45’i yüksek stresi anksiyeteden ve %42’si makroekonomik koşullardan endişe duyuyor. Ödemelerde dijital deneyim öne çıkıyor. Singapur’da Z kuşağının %41’i hızlı ve pratik yöntemleri tercih ediyor. Sosyal medya hem keşif hem de güven doğrulama kanalı; Singapurlu Z kuşağının %40’ı sosyal medya reklamı görerek alışveriş yaptı. Z kuşağı Instagram (%62), YouTube (%57) ve TikTok’ta (%48) daha fazla zaman geçiriyor; yatırım başlatmada akran etkisi belirgin (%30). Deneyim odaklı harcama güçlü: Oyuncu Z’lerin %70’i oyun içi harcama/abonelik/ürünlere, %67’si müzik ürünlerine para ayırıyor; canlı etkinlikte alışveriş oranı %81. Bulgular Tayland ile de örtüşüyor. Şöyle ki Tayland’da Z kuşağının %60’ı finansal özgürlüğü önceliklendiriyor; %57’si hedef belirleyip plan yapıyor, %81’i iş/ek iş/yatırımla servet biriktiriyor ve %59’u finansal okuryazarlık için aktif bilgi arıyor. Bu grupta oyunlaştırılmış tasarruf, robo-danışman ve görsel/mobil araçlara ilgi yüksek; tutkuların kimlik ve gelişimle bağlantısı güçlü (hobilerle beceri/personal gelişim %31; ek gelir için iş/serbest iş/yan işler %31, öğrencilerde %22). Deloitte’nin 2025 küresel Z kuşağı ve Milenyum araştırması da benzer bir tablo çiziyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Kurulu Üyesi Piero Cipollone'ye göre, Dijital Euro üzerindeki çalışmalar ivme kazanıyor ve 2029 yılının ortalarına doğru bir lansman mümkün olabilir. Cipollone, Merkez Bankası Dijital Para Birimi (CBDC) ile ilgili olarak "üye devletler düzeyindeki görüşmelerin çok iyi gittiğini" belirtti ve "2029'un ortaları gibi potansiyel bir lansman tarihinin makul bir tahmin olabileceğini" ekledi. Cipollone açıklamasında, geçen hafta projede "önemli bir gelişme" yaşandığını ve Euro bölgesi maliye bakanlarının müşteri varlık limitlerinin nasıl belirleneceği konusunda anlaştığını söyledi. Euro ile ilgili bir ilerleme raporunun bu ay içinde sunulması bekleniyor. Raporun ardından, planla ilgili yasayı onaylaması gereken Avrupa Parlamentosu üyelerinin değişiklik önergeleri sunmak için altı haftası ve ardından beş aylık bir görüşme süreci daha olacak. Cipollone, bu durumun "Mayıs ayına kadar parlamentonun da bir görüşünün oluşmuş olacağı" anlamına geldiğini ifade ediyor.
KPMG’nin Pulse of Fintech H1 2025 raporuna dayanan habere göre, Singapur’un fintek ekosistemi 2025’in ilk yarısında 90 işlemde yaklaşık 1,04 milyar USD yatırım çekerek 2023’ün ilk yarısından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Bu tutar 2024’ün ilk yarısına göre %87, 2024’ün ikinci yarısına göre %28 artışa işaret ediyor. Küresel ölçekte H1 2025, 2.216 işlemde 44,7 milyar dolar ile 2020’den bu yana en zayıf ilk yarı olurken, M&A 26,7 milyardan 19,9 milyara, özel sermaye 4,4 milyardan 1,4 milyara geriledi; VC ise 23 milyar dolardan 23,4 milyar dolara sınırlı yükseldi. EMEA tek büyüyen bölge olurken, ASPAC 4,2 milyar dolar/363 işlem ile en düşük seviyeyi kaydetti. KPMG’den Anton Ruddenklau, konuya ilişkin yapmış olduğu açıklamada, Singapur’un güçlü düzenleyici çerçevelerle verimli ve güvenilir bir fintek merkezi olarak görüldüğünü, stratejik ve verimlilik artıran AI yatırımlarının yılın ikinci yarısında daha da ısınacağını belirtti.
Param’dan Haberler
Param ve ParamTECH markalarımızla TOBB'un 9. dönem Türkiye 100 Yarışması'nda, Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi arasında yer almaktan gurur duyduk. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sn. Cevdet Yılmaz ve TOBB Başkanı Sn. M. Rifat Hisarcıklıoğlu'nun da katıldığı törende, ödüllerimizi Param Grup CTO'muz ve ParamTECH Genel Müdürümüz Bahadır Aktan teslim aldı. 2021-2023 yılları arasındaki büyüme performansımızla elde ettiğimiz bu başarıda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza ve iş ortaklarımıza teşekkürlerimizi sunarız.
Param Grup CSO’muz ve Finrota Genel Müdürümüz İlknur Uzunoğlu, Sales Network’ün düzenlediği “İlham Verenler” sohbetlerine konuk oldu. Uzunoğlu verdiği röportajda; kariyer yolculuğunu, liderlik felsefesini ve sektöre dair görüşlerini paylaştı. İlknur Uzunoğlu, dinamik bir sektör olan finansal teknolojilerde ekip arkadaşlarında aradığı ilk özelliklerin “hız ve çalışkanlık” olduğunu vurguladı. Bilgi ve deneyimden daha önemli olanın, değişime ve gelişime açık olmak olduğunu söyleyen Uzunoğlu, "İyi ekipler iyi fikirler üretir. İyi fikirler ise ancak iyi bir kültür içinde büyür. Bu nedenle, uyum sağlama kapasitesi yüksek, etik değerlere önem veren, pozitif iletişim kurabilen adaylar bizim için daima bir adım önde" dedi. Kadın-erkek dengesinin sağlandığı bir düzende sadece şirketlerin değil, toplumun tamamının kazançlı çıkacağını savunan Uzunoğlu, dengenin sadece sayısal bir oran değil, fırsatlara eşit erişim anlamına geldiğini söyledi. Özellikle liderlik rollerinde farklı bakış açılarının masada olmasının pozitif etkilerine değinerek, “Tüm bunlara ek olarak itiraf etmeliyim bütün koşulların eşit olduğu durumlarda oy hakkımı her zaman kadınlardan yana kullanıyorum.” ifadelerini kullandı. Uzunoğlu, "Öğrencilere kariyer yolculuklarında neler tavsiye edersiniz?" sorusunu şu şekilde yanıtladı: "Kariyer, düz bir yolda ilerlemekten çok bir yolculuk gibidir. Bu yolculukta ne istedikleri konusunda iç seslerini dinlesinler. Yıllar sonra bile iç sesleri onlara bir değişiklik yapmalarını söylüyorsa kulak versinler.İşin başında farklı alanlarda deneyim kazanmaktan çekinmesinler. Her yeni deneyim, yol haritalarını daha net çizmelerine yardımcı olur. Ben de farklı kurum ve görevlerde çalışarak bugün bulunduğum noktaya ulaştım. Ama deneyimsiz birini işe alarak iş verenin de bir risk aldığını dolayısıyla kendilerine tanınan şansın karşılığını makul bir süre ödemeleri gerektiğinin farkında olsunlar. Hangi alanda çalışırlarsa çalışsınlar o konunun teknoloji ve dijital altyapısına hakim olsunlar. Cesur olsunlar, hata yapmaktan korkmasınlar. Her deneyim, gelişmek için bir fırsattır. Kendilerine yatırım yaptıkları sürece doğru kapılar mutlaka açılır. Çünkü inanıyorum ki gayret kadere aşıktır. Hayatta başarılı olan hiç kimsenin başarısının kolay olmadığını biliyoruz. Yolunuz yok ise kendi yolunuzu yapmanız lazım. Emek verirseniz, karşılığını mutlaka alırsınız." Röportajın tamamını buradan okuyabilirsin.
TCMB FAST & Katman Servisleri artık ParamTECH’te. İşletmelerin dijital ödemelerdeki ihtiyaçlarına yönelik yeni nesil çözümlerimizle, tahsilat süreçlerini hızlandırıyor, kullanıcı deneyimini sadeleştiriyor ve sahteciliğe karşı ek güvenlik katmanlarıyla güçlendiriyoruz. Güvenli e-ticaret akışları ve çok daha fazlasını tek bir adreste, ParamTECH’te buluşturuyoruz.
ParamTECH'te, bilginin ve tecrübenin nesilden nesile aktarıldığı, tutkunun ise birlikte üretme kültürüyle büyüdüğü bir anlayışa inanıyoruz. Bu inancın en güzel yansımalarından birini, DB Operations ekibimizin deneyimli ismi Mehmet Ünlü ve onun yolundan ilerleyen oğlu Mete Ünlü sayesinde yaşadık. Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği 4. sınıf öğrencisi Mete, başarılı staj deneyimiyle ekosistemimize şimdiden katkı sağladı. Teknoloji tutkusunun nesilden nesile nasıl aktarıldığını bir kez daha görmekten gurur duyuyoruz. Kariyer yolculuğunda başarılar dileriz Mete.
Ayın Odak Kitabı
Make Your Mark, Jocelyn K. Glei
Ne anlatıyor?
“Neden varız?” sorusunu merkeze alarak amacını netleştiren yaratıcı girişimlerin kalıcı etki üretebildiğini; ürün ve özelliklerin ancak bir problemi çözdüğünde anlam kazandığını gösteriyor.
Esnek ve denemeye açık bir Responsive OS (yalın, küçük ekipler, “iki pizza kuralı”, hızlı deney–öğren döngüsü) ile risk alıp öğrenmenin büyümeyi hızlandırdığını savunuyor.
“Her yerde biraz” yerine tek bir harika fikre odaklanmanın ve onu sonuna kadar geliştirmenin fark yarattığını; keşiften satın almaya giden yolun 15 saniyede anlaşılır ve akıcı olması gerektiğini vurguluyor.
Mükemmeliyete değil, erken kullanıcı geri bildirimiyle ürünü birlikte şekillendirmeyi öneriyor.
Sadık bir topluluk oluşturmak için değer ver, cömert ol, küçükten başla yaklaşımını; ilk kullanıcılar için ölçeklenmeyen ekstra çabaların etkisini örneklerle anlatıyor.
Hikaye anlatımı ve markanın toplumsal değerlerle uyumunun (Patagonia örneği) güven ve aidiyet yarattığını; müşteri deneyiminin itibar üzerindeki belirleyici rolünü işliyor.
Şeffaflık sayesinde güven, yenilik ve geri bildirim kültürünün nasıl güçlendiğini gösteriyor.
Liderliği “emretmek” değil hizmet etmek olarak konumlandırıyor.
Okursan ne öğrenebilirsin?
İşini “amaç, ürün, müşteri, liderlik” ekseninde kurup büyütmek için net bir amaç bildirisi yazmayı ve her kararı “Neden?” sorusuyla hizalamayı.
Yalın yapılanma, küçük ve yetkin ekiplerle hızlı deneyler yapma; başarılı olanı büyütme, olmayanı hızla bırakma pratiklerini.
Tek bir çekirdek ürüne odaklanmayı, keşiften satın almaya uzanan akışı basitleştirip hızlandırmayı.
Erken kullanıcı testi ile yanlış varsayımları ortaya çıkarma, net yönergelerle kullanım hatalarını azaltma yollarını.
Topluluk inşası için önce küçük ama tutkulu bir hayran kitlesinden ölçeklemeyi.
Markanı anlamlı bir hikayeyle konumlandırmayı ve her temas noktasında üstün deneyimle bu hikayeyi desteklemeyi.
Ekip içinde şeffaf iletişim ve ortak görünürlük sağlayarak güveni, inovasyonu ve geri bildirimi artırmayı.
Hizmetkar liderlik yaklaşımıyla farklı yetenekleri ortak hedefte buluşturmayı.
Param Akademi
Kredi raporları hakkında kafa karışıklığı yaşayan biri misin? Merak etme, seninle birlikte bu konuyu detaylı bir şekilde ele alacağız. Findeks kredi raporlarını anlamak, finansal özgürlüğe giden yolda büyük bir adımdır. Hazırladığımız rehberde kredi raporunun nasıl okunacağını, Findeks’in kredi notu bileşenlerini, hataları düzeltme yollarını ve hatta kredi notunu yükseltmenin püf noktalarını öğreneceksin. ‘Kredi Raporu Okuma ve Anlama Rehberi’ başlıklı yazımızı buradan okuyabilirsin.
Ayın İlham Veren Aforizması
Ne zaman başarılı bir işletme görseniz, bir zamanlar birinin cesur bir karar verdiğini görürsünüz.
Üretim Tesisi Müdürü | Süreç İyileştirme, Yalın Yönetim, Ekip Yönetimi.&.Üretim ve Yönetim Operasyonları |Lojistik & Tedarik Zinciri Yönetimi | Güvenlik & Yangın Güvenlik & Acil Durum Yönetimi & Risk Analizi ve Yönetimi
Cyber Security in Finance || Network Security || Digital Forensics
3hPaylaşım için Teşekkürler 〽️
Üretim Tesisi Müdürü | Süreç İyileştirme, Yalın Yönetim, Ekip Yönetimi.&.Üretim ve Yönetim Operasyonları |Lojistik & Tedarik Zinciri Yönetimi | Güvenlik & Yangın Güvenlik & Acil Durum Yönetimi & Risk Analizi ve Yönetimi
3hYalın yapılanma, küçük ve yetkin ekiplerle hızlı deneyler yapma; başarılı olanı büyütme, olmayanı hızla bırakma pratiklerini.